Yeşilçam’da sayısız sinemada rol alan hoş sanatçı Emel Sayın sinemaya bir anda veda etmişti. 1980’de Rüzgar sinemasında rol alan fakat sinemadan daha sonra tekrar sinemada uzunluk göstermedi. Emel Sayın sinemaya küsmesine sebep olan sahneyi yıllar daha sonra anlattı.
Posta’dan Alev Gürsoy Cimin’e açıklama yapan Emel Sayın “Rüzgar benim 15. ve son sinemam oldu. Dayak sahnesi vardı lakin benim cürmüm yoktu. Kendisi ısrar etti, vurdum. Cüneyt’i fazlaca seviyorum. Sinemanın ayrıyeten direktörüydü. O ne derse yaptım” diye konuştu. Emel Sayın tekrar sinema çekmeme sonucunı niye aldığını ise şöyleki anlattı:
“Bir yatak sahnemiz vardı. Cüneyt bana dedi ki ‘İçinde geceliğin olsun ancak çarşafla örtelim. Omuzların görünsün, güya çıplakmış hissini versin’. Benim bu biçimde sahnelerde fazlaca hassas olduğumu herkes biliyor. Lakin o denli tatlı rica etti ki kıramadım. Sete gazeteci gelmesin, o sahneler servis edilmesin diye ricada bulundum. Bir hafta daha sonra bir baktım ‘Emel Sayın çıplak, Cüneyt Arkın ile yatakta’ diye haber çıktı.
O kadar üzüldüm ki! Yıl 1980 ve bana türlü türlü mektuplar gelmeye başladı ‘Senden beklemezdik’ üslubunda.
Bu olayın kendisi için dönüm noktası ve sinemayı bırakma niçini olduğunu söyleyen Emel Sayın kelamlarını şu biçimde bitirdi: “Kimseye kederimi anlatamadım ve o gün küstüm. tekrar sinema yapmıyorum ben dedim. Bu fotoğraf kimden çıktı hala bilmiyorum.
Kırıldım, epeyce üzüldüm fakat Cüneyt’e değildi bu tutumum, sinemanın imalcisi Abdurrahman Keskiner’di. Sanki o mu reklam olsun diye yaptı diye epey düşündüm. Bugün olsa o denli düşünmez, sinemayı bırakmazdım.”
Posta’dan Alev Gürsoy Cimin’e açıklama yapan Emel Sayın “Rüzgar benim 15. ve son sinemam oldu. Dayak sahnesi vardı lakin benim cürmüm yoktu. Kendisi ısrar etti, vurdum. Cüneyt’i fazlaca seviyorum. Sinemanın ayrıyeten direktörüydü. O ne derse yaptım” diye konuştu. Emel Sayın tekrar sinema çekmeme sonucunı niye aldığını ise şöyleki anlattı:
“Bir yatak sahnemiz vardı. Cüneyt bana dedi ki ‘İçinde geceliğin olsun ancak çarşafla örtelim. Omuzların görünsün, güya çıplakmış hissini versin’. Benim bu biçimde sahnelerde fazlaca hassas olduğumu herkes biliyor. Lakin o denli tatlı rica etti ki kıramadım. Sete gazeteci gelmesin, o sahneler servis edilmesin diye ricada bulundum. Bir hafta daha sonra bir baktım ‘Emel Sayın çıplak, Cüneyt Arkın ile yatakta’ diye haber çıktı.
O kadar üzüldüm ki! Yıl 1980 ve bana türlü türlü mektuplar gelmeye başladı ‘Senden beklemezdik’ üslubunda.
Bu olayın kendisi için dönüm noktası ve sinemayı bırakma niçini olduğunu söyleyen Emel Sayın kelamlarını şu biçimde bitirdi: “Kimseye kederimi anlatamadım ve o gün küstüm. tekrar sinema yapmıyorum ben dedim. Bu fotoğraf kimden çıktı hala bilmiyorum.
Kırıldım, epeyce üzüldüm fakat Cüneyt’e değildi bu tutumum, sinemanın imalcisi Abdurrahman Keskiner’di. Sanki o mu reklam olsun diye yaptı diye epey düşündüm. Bugün olsa o denli düşünmez, sinemayı bırakmazdım.”