Hepsi kümesinin eski üyelerinden Gülçin Ergül, geçtiğimiz aralık ayında sevgilisi ile Trafik kazası geçirmiş, Erdal Şeyla Lafçı olay yerinde ömrünü kaybetmişti.
Evlilik hazırlığı yaptığı Lafçı’nın ani vefatı ile sarsılan Gülçin Ergül, feci kazayı anlattı. Asiye Acar’ın sorularını yanıtlayan ünlü müzikçi, gözyaşlarına boğuldu.
İşte Gülçin Ergül’ün açıklamalarından satır başları…
Bir radyo programı için İstanbul’a gidiyorduk. O gün epey da sevinçli bir günümde değildim yolda epey hoş şeyler konuşmuştuk. Onun fazlaca hoş iltifatları vardı. Onlarla avunuyorum. Bana ‘ben senin kadar âlâ bir insan hayal etmek istesem, seni hayal edemem’ demişti. Gayelerimiz için benden kelam istedi.
HER ŞEY ÜÇ SANİYEDE OLDU
Her şey üç saniyede oldu. Her anlattığımda tekrar yaşıyorum… Birinci devirlerde aklımdan daima o travma anları geçiyordu, ‘her şeyi gerçek yapabildim mi’ diye kendimi sorguluyordum.
Kaza anının biraz öncesini hatırlamıyorum fakat kazadan daha sonrasını hatırlıyorum. Şok anlarında sakin olmaya çalıştığımı, ambulansları beklediğimizi hatırlıyorum.
Ben o an hiç bir şey hissetmedim, bir şey olmadığını düşündüm. Yaralandığımı daha sonradan anladım, kolumda kırık bedenimde dikiş atılması gereken yerler vardı. Etrafımızda bize yardım eden bireyler vardı. Birinci Erdal’ın ailesine haber verdim.
Dört saat yalnız kaldım, kimi aradım kimlerle konuştum bilmiyorum.
OLAY YERİNDE ÖĞRENDİM
Erdal’ın vefat ettiğini bana olay yerinde söylemiş olduler. Olabildiğince sakin kalmaya çalıştım fazlaca sıkıntı anlardı.
Kazanın akabinde olabildiğince kendimle vakit geçirmeye, meditasyon yapmaya çalıştım.
Vakit geçtikçe, biten bir imtihan değil bu. Lakin onunla baş etmeyi biraz daha öğreniyorsunuz.
Erdal’dan geriye kalan; sakladığım iki sweatshirt ve parfümü var yanımdalar hep… Profesyonel dayanak de alıyorum, konuşmak rahatlatıyor.
Evlilik hazırlığı yaptığı Lafçı’nın ani vefatı ile sarsılan Gülçin Ergül, feci kazayı anlattı. Asiye Acar’ın sorularını yanıtlayan ünlü müzikçi, gözyaşlarına boğuldu.
İşte Gülçin Ergül’ün açıklamalarından satır başları…
Bir radyo programı için İstanbul’a gidiyorduk. O gün epey da sevinçli bir günümde değildim yolda epey hoş şeyler konuşmuştuk. Onun fazlaca hoş iltifatları vardı. Onlarla avunuyorum. Bana ‘ben senin kadar âlâ bir insan hayal etmek istesem, seni hayal edemem’ demişti. Gayelerimiz için benden kelam istedi.
HER ŞEY ÜÇ SANİYEDE OLDU
Her şey üç saniyede oldu. Her anlattığımda tekrar yaşıyorum… Birinci devirlerde aklımdan daima o travma anları geçiyordu, ‘her şeyi gerçek yapabildim mi’ diye kendimi sorguluyordum.
Kaza anının biraz öncesini hatırlamıyorum fakat kazadan daha sonrasını hatırlıyorum. Şok anlarında sakin olmaya çalıştığımı, ambulansları beklediğimizi hatırlıyorum.
Ben o an hiç bir şey hissetmedim, bir şey olmadığını düşündüm. Yaralandığımı daha sonradan anladım, kolumda kırık bedenimde dikiş atılması gereken yerler vardı. Etrafımızda bize yardım eden bireyler vardı. Birinci Erdal’ın ailesine haber verdim.
Dört saat yalnız kaldım, kimi aradım kimlerle konuştum bilmiyorum.
OLAY YERİNDE ÖĞRENDİM
Erdal’ın vefat ettiğini bana olay yerinde söylemiş olduler. Olabildiğince sakin kalmaya çalıştım fazlaca sıkıntı anlardı.
Kazanın akabinde olabildiğince kendimle vakit geçirmeye, meditasyon yapmaya çalıştım.
Vakit geçtikçe, biten bir imtihan değil bu. Lakin onunla baş etmeyi biraz daha öğreniyorsunuz.
Erdal’dan geriye kalan; sakladığım iki sweatshirt ve parfümü var yanımdalar hep… Profesyonel dayanak de alıyorum, konuşmak rahatlatıyor.