KozmikRüya
New member
Rusya’nın Ukrayna’ya başlatmış olduğu askeri operasyon daha sonrasında ülkeden kaçan ve Romanya’nın başşehri Bükreş’ten Türk Hava Yolları uçaklarıyla tahliye edilen Türk vatandaşları içinde bebekli aileler de yer aldı.
Bilhassa savaştan kısa bir süre evvel doğan bebekli aileler dikkat çekti. Onlardan biri de 2 buçuk yıllık evli olan Keyifli Özdemir ve Ukraynalı eşi Daria Özdemir çiftiydi.
MEMNUNLUKLARI 3 SAAT SÜRDÜ
Özdemir ailesi, ikinci çocuklarının doğumu için bir süre evvel Kiev’e eşinin ailesinin yanına gitti.
24 Şubat günü hastaneye yatan Daria Özdemir, oğlu Emilian’ı Rusya’nın Ukrayna’ya başlatmış olduğu ataktan yalnızca 3 saat evvel sağlıklı biçimde dünyaya getirdi. Çiftin memnunluğu, bomba ve siren sesleriyle yarım kaldı.
SIĞINAĞA İNMEK ZORUNDA KALDILAR
Özdemir çifti, hemşireler tarafınca uyarıldı. Güvenlik niçiniyle bebekleriyle bir arada sığınağa gitmek zorunda kalan aile, Türkiye’ye dönüş için harekete geçti. Kendi imkanlarıyla Kiev’den Romanya hududuna giden Özdemir çifti, Türk Büyükelçiliği yetkilileriyle irtibata geçerek buradan evvel başşehir Bükreş’e oradan da THY’nin tahliye seferiyle İstanbul’a geldi.
KİMLİK KARTI VE PASAPORTU YOK
Savaş niçiniyle bebeklerine kimlik kartı ve pasaport çıkartamayan aile, İstanbul Havalimanı’nda Göç Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafınca Emilian bebeğe seyahat evrakı düzenlenmesiyle yurda giriş yapabildi. Havalimanında basın mensuplarına konuşan Keyifli Özdemir, son bir haftada hem memnunluğu birebir vakitte endişeyi yaşadıklarını söylemiş oldu.
“HAYATIMIZDA BİRİNCİ SEFER BU TÜRLÜ BİR ŞEY BAŞIMIZA GELDİ”
Özdemir, “Oğlum 24 Şubat’ta saat 00.03’de dünyaya geldi. Bu memnunlukla ne yapacağımı şaşırdım. Lakin 3 saat daha sonra siren ve bomba sesleriyle birlikte irkildik. hayatımızda birinci kez bu biçimde bir şey başımıza geldi. Hastane odasındaydık ve hemşireler geldi birden. Sığınağa gitmemiz gerektiğini söylemiş olduler. Şoktaydım. Ne olduğunu anlamadık. Sabaha kadar bomba ve siren sesleri… Sevinç yerini dehşete, ezaya; bununla birlikte müdafaa gayretine, nasıl koruyabilirim gibisine girdi. Çok şükür geldik. Şu anda İstanbul’dayız. Eşimin ailesi bizi Romanya hududuna bıraktı. Oradan taksiyle Bükreş’e geldik. Romanya’da bir gece kaldık. daha sonra Bükreş’te de Türk Hava Yolları’nın uçağıyla buraya geldik.” dedi.
“İLK BOMBA DÜŞTÜĞÜNDE MİDEM BULANDI”
Öte yandan tahliye uçaklarıyla gelen bebekli ailelerden bir oburu ise Aydın ailesiydi. Eşi Alesya ile birlikte uzun müddettir Harkov’da yaşayan Murat Aydın, 1 aylık kızları Asya bebek ile İstanbul’a geldi.
çok güç günler geçiren Murat Aydın ise yaşadıklarını ve savaştan kaçışlarını şöyle anlattı, “Ukrayna’da 26 Ocak günü çocuğumuzun doğumu ile büyük bir sevinç yaşadık. Siber ataklar niçiniyle çocuğun evrakını almakta zorluk çektik. Ortadan 1 ay müddet geçti. daha sonra bomba sesleri ile mutluluğumuz sekteye uğradı. Gece 04.30’da birinci bomba düştüğünde midem bulandı. Üşüdüm ve terledim. daha sonra bir an evvel oradan tahliye edilmemiz gerektiğini dillendirdik. Cumhurbaşkanımız, Dışişleri Bakanlığımız, konsolosluğumuz bizimle ilgilendi. Daima bizimle irtibat halinde oldular. Tren istasyonuna gitmemiz gerektiği söylemiş oldu. Bir arkadaşımızın aracılığıyla tren istasyonuna gittik. Yolda güzergahlar değişti. 14 saatlik yol 28 saate çıktı. Aç ve susuz biçimde o yolu kat ettik. Trenden inip süratli biçimde otobüslere bindirilerek polis eskortu eşliğinde Romanya hududuna ulaştık. Memnuniyetle vatanımıza geldik. Şükrediyoruz. Canımız kurtuldu. Devletimizden Allah razı olsun. Her vakit milletimizin ardımızda olduğunu hissediyorduk. Bugünde vatanımıza kavuştuk. Çok memnunuz.”
“BEBEĞİMİZE NASIL SU, MAMA ALABİLİRİZ ONUN KAYGISINA DÜŞTÜK”
Yaklaşık 50 saat süren seyahat boyunca hayli büyük his karmaşası yaşadıklarını söz eden Aydın, “Bombalar düşüyor, ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Biz kendimizi aslına bakarsan unuttuk. Biz bebeğimize nasıl su, mama alabiliriz onun kaygısına düştük. Çok berbat bir savaş. Haksız bir savaş gidiyor.” tabirlerini kullandı.
“DOSTLARIMIZ AİLEMİZ ORADA KALDI”
Aydın’ın eşi Alesya ise, “Barış olmasını istiyoruz. Çocuğumuz için epey endişelendik. Her şeyimi orada kaldı. Dostlarımız ailemiz orada kaldı. Onların hayatta kalmasını istiyoruz. Hala telaş duyuyoruz. Lakin umudumuzu da yitirmek istemiyoruz.” formunda konuştu.
Ayrıyeten yolcular içinde yer alan Çağdaş Y. ve Alona Y. çifti ise 1 aylık oğulları Leon ile İstanbul’a geldi.
Bilhassa savaştan kısa bir süre evvel doğan bebekli aileler dikkat çekti. Onlardan biri de 2 buçuk yıllık evli olan Keyifli Özdemir ve Ukraynalı eşi Daria Özdemir çiftiydi.
MEMNUNLUKLARI 3 SAAT SÜRDÜ
Özdemir ailesi, ikinci çocuklarının doğumu için bir süre evvel Kiev’e eşinin ailesinin yanına gitti.
24 Şubat günü hastaneye yatan Daria Özdemir, oğlu Emilian’ı Rusya’nın Ukrayna’ya başlatmış olduğu ataktan yalnızca 3 saat evvel sağlıklı biçimde dünyaya getirdi. Çiftin memnunluğu, bomba ve siren sesleriyle yarım kaldı.
SIĞINAĞA İNMEK ZORUNDA KALDILAR
Özdemir çifti, hemşireler tarafınca uyarıldı. Güvenlik niçiniyle bebekleriyle bir arada sığınağa gitmek zorunda kalan aile, Türkiye’ye dönüş için harekete geçti. Kendi imkanlarıyla Kiev’den Romanya hududuna giden Özdemir çifti, Türk Büyükelçiliği yetkilileriyle irtibata geçerek buradan evvel başşehir Bükreş’e oradan da THY’nin tahliye seferiyle İstanbul’a geldi.
KİMLİK KARTI VE PASAPORTU YOK
Savaş niçiniyle bebeklerine kimlik kartı ve pasaport çıkartamayan aile, İstanbul Havalimanı’nda Göç Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafınca Emilian bebeğe seyahat evrakı düzenlenmesiyle yurda giriş yapabildi. Havalimanında basın mensuplarına konuşan Keyifli Özdemir, son bir haftada hem memnunluğu birebir vakitte endişeyi yaşadıklarını söylemiş oldu.
“HAYATIMIZDA BİRİNCİ SEFER BU TÜRLÜ BİR ŞEY BAŞIMIZA GELDİ”
Özdemir, “Oğlum 24 Şubat’ta saat 00.03’de dünyaya geldi. Bu memnunlukla ne yapacağımı şaşırdım. Lakin 3 saat daha sonra siren ve bomba sesleriyle birlikte irkildik. hayatımızda birinci kez bu biçimde bir şey başımıza geldi. Hastane odasındaydık ve hemşireler geldi birden. Sığınağa gitmemiz gerektiğini söylemiş olduler. Şoktaydım. Ne olduğunu anlamadık. Sabaha kadar bomba ve siren sesleri… Sevinç yerini dehşete, ezaya; bununla birlikte müdafaa gayretine, nasıl koruyabilirim gibisine girdi. Çok şükür geldik. Şu anda İstanbul’dayız. Eşimin ailesi bizi Romanya hududuna bıraktı. Oradan taksiyle Bükreş’e geldik. Romanya’da bir gece kaldık. daha sonra Bükreş’te de Türk Hava Yolları’nın uçağıyla buraya geldik.” dedi.
“İLK BOMBA DÜŞTÜĞÜNDE MİDEM BULANDI”
Öte yandan tahliye uçaklarıyla gelen bebekli ailelerden bir oburu ise Aydın ailesiydi. Eşi Alesya ile birlikte uzun müddettir Harkov’da yaşayan Murat Aydın, 1 aylık kızları Asya bebek ile İstanbul’a geldi.
çok güç günler geçiren Murat Aydın ise yaşadıklarını ve savaştan kaçışlarını şöyle anlattı, “Ukrayna’da 26 Ocak günü çocuğumuzun doğumu ile büyük bir sevinç yaşadık. Siber ataklar niçiniyle çocuğun evrakını almakta zorluk çektik. Ortadan 1 ay müddet geçti. daha sonra bomba sesleri ile mutluluğumuz sekteye uğradı. Gece 04.30’da birinci bomba düştüğünde midem bulandı. Üşüdüm ve terledim. daha sonra bir an evvel oradan tahliye edilmemiz gerektiğini dillendirdik. Cumhurbaşkanımız, Dışişleri Bakanlığımız, konsolosluğumuz bizimle ilgilendi. Daima bizimle irtibat halinde oldular. Tren istasyonuna gitmemiz gerektiği söylemiş oldu. Bir arkadaşımızın aracılığıyla tren istasyonuna gittik. Yolda güzergahlar değişti. 14 saatlik yol 28 saate çıktı. Aç ve susuz biçimde o yolu kat ettik. Trenden inip süratli biçimde otobüslere bindirilerek polis eskortu eşliğinde Romanya hududuna ulaştık. Memnuniyetle vatanımıza geldik. Şükrediyoruz. Canımız kurtuldu. Devletimizden Allah razı olsun. Her vakit milletimizin ardımızda olduğunu hissediyorduk. Bugünde vatanımıza kavuştuk. Çok memnunuz.”
“BEBEĞİMİZE NASIL SU, MAMA ALABİLİRİZ ONUN KAYGISINA DÜŞTÜK”
Yaklaşık 50 saat süren seyahat boyunca hayli büyük his karmaşası yaşadıklarını söz eden Aydın, “Bombalar düşüyor, ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Biz kendimizi aslına bakarsan unuttuk. Biz bebeğimize nasıl su, mama alabiliriz onun kaygısına düştük. Çok berbat bir savaş. Haksız bir savaş gidiyor.” tabirlerini kullandı.
“DOSTLARIMIZ AİLEMİZ ORADA KALDI”
Aydın’ın eşi Alesya ise, “Barış olmasını istiyoruz. Çocuğumuz için epey endişelendik. Her şeyimi orada kaldı. Dostlarımız ailemiz orada kaldı. Onların hayatta kalmasını istiyoruz. Hala telaş duyuyoruz. Lakin umudumuzu da yitirmek istemiyoruz.” formunda konuştu.
Ayrıyeten yolcular içinde yer alan Çağdaş Y. ve Alona Y. çifti ise 1 aylık oğulları Leon ile İstanbul’a geldi.